“Artık senin için üzülmeye başladım” diyemem, “göbek atıyorum” hiç diyemem. Zaten nasıl geldiğini herkes biliyor, nasıl gideceğini merak ediyorlar. Dedim ya gökten zembille gelenler, çalgıyla/çengiyle gider. Nasıl hissediyor musun gitmenin cehennem sıcağını. Ahmet Bey size diyorum.
Hatırlar mısınız İlker Aycı TİS görüşmelerinde masaya oturduğu anda sözleşmeyi imzalayarak çıkıp, pozunu verir giderdi. Yani liderlik gösterirdi.
Sen ne yaptın sendikaya gidip. Dur tahmin edeyim. Havanda su dövdün, karada balık avlamaya çıktın. Yok öyle kolay lokma yemek.
Saatlerce Hava İş Sendikası’nda kalacaksın, binlerce çalışanın gözü kulağı sende olacak ama sen üstelik genel müdürün ile birlikte “sus/pus” kalıp milleti karamsarlığa götüreceksin.
İnan ben bile İlker Aycı’nın o liderlik anlayışını özledim, hiç olmazsa adam reisçilik oynuyordu. Peki, sen ne yapıyorsun.
Biz söyleyelim!
Sosyal medya fenomenliğine oynuyorsun.
Ama kullandığın sosyal medyaya özeniyorsan yanılırsın Ahmet Ağa. Sen kendin ol, sen kurumda senden alacağın kararların çalışan binlerce kişinin çarpanıyla milyonlara ulaştığını düşünerek hareket et.
Öyle kuru sıkı, palyatif çözümlerle milleti vergi sarmalında boğmak yerine, kendinizin ödemesi gereken vergiyi kuruma ödettiğiniz gibi çalışanların üzerine bindirdiğiniz vergileri de kurum üzerinden karşılayın da karşıki komşu iş yaptığınızı sansın.
Türk Hava Yolları çalışanları sizden sadaka dilenmiyor!
“Hemen imzalayalım” mantığı değil, tüm çalışanları huzurlu kılalım anlayışını önemseyin.
THY Teknik AŞ’ye verdiğiniz zammı THY A.O çalışanlarına yutturacağını sanıyorsan yanılıyorsun. Çok da uyanıksın anlaşılan. Her daim THY A.O anlaşma yapmadan THY Teknik imza atmazdı. Neden çünkü THY’nin aldığı kadar THY Teknik alırdı.
Şimdi tilki uyanıklığında önce teknik sonra biz anlayışıyla “Bak teknik bu kadara razı oldu, siz de razı olun” düşüncesini dikte etmeye çalışmanızı kimse anlamadı sanmayın.
Zaten öyle olsa teknik sendikacılarına “farklı zam verirsek ek protokolle sizi de o orana çıkartırız” sözünü vermezdiniz.
Ahmet Bolat Bey, şu Pazar mesailerinin üzerinde neden tepinirsin? Neden insanların hakkını vermemek için hak yemeye çalışırsın? Hani sen inançlıydın! Hani sen hak yemezdin!
Vergi muafiyetini düşünme bir an evvel çalışanları vergi yükünden kurtar en azından yüklerini hafiflet.
Ahmet Bolat Bey, Nisan yaklaşıyor. Anladın sen onu!
Seçim öncesi ne olur ne olmaz fazladan bir şeyler ver ki belki üç beş artırırsın Murat Kurum’u.
Ha bu arada THY senin çiftliğin değil. Ne harcadığını, özel ağırlama giderlerini Ali KIDIK ve Airporthaber öğrenmesin diye özel önlem almışsın.
Hatta bu harcamaları genel müdür yardımcıları dahil kimse göremiyormuş. Oldu olacak para birimini de değiştir, harcamaları da faturalandırırken kağıt/kürek alımı diye kalemlendir.
Bir iki söz de kendimiz ile ilgili söyleyelim.
Ya anlıyorum habercilik oynuyorsunuz, rüzgarda toz savrulması yaşıyorsunuz. Bundan öncekilerde olduğu gibi sizler de takipte başarılısınız.
TOGG paylaştık diye arkamızdan kovalayanlar; “zaten vardı, zaten biliyorduk” gibi sözler edip paylaşım yapma yarışına girmek yerine sessiz kalın da iş yaptığınız sanılsın.
Mama takipçisi olma yerine haber takipçisi olun.
Yorumlar Tüm Yorumlar (275)