THY 22 Şubat 2023 tarihinde bir yönetim kurulu kararı alarak KAP’a bildirimde bulundu. Karara göre yeni bir şirket kurulacak ve bu şirket THY’nin ana iştigal konuları hariç; temizlikten operasyonel faaliyetlere kadar kapsamı geniş bir iştirak olacaktı.
Aradan 15 günü aşkın bir süre geçmesine rağmen henüz bir adım atılmadı. Ne şirketin yeri tutuldu, ne İstanbul Ticaret Odası’na bir başvuru yapıldı.
Daha önceden de belirttiğim gibi yeni şirketin amacı THY’nin taşeron sistemindeki şirketlerden aldığı hizmeti kendi kuracağı şirketlere kaydırıp, burada çalışan personeli de THY’nin yüzde 100 iştiraki olan şirketin altında istihdam edilecekti.
Aslına bakarsanız bu hamle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim tarihi vermesinin hemen ardından geldi. Bir nevi seçim lokması olarak da düşünebiliriz.
Türkiye’de yaşanan gelişmelere paralel olarak bu sürecin uzayacağını düşünüyorum. Örneğin deprem bahanesinin arkasına sığınılabilir, örneğin siyasi ibrenin değişiyor görünmesini fırsat bilip zamana yayabilir endişesini taşıyorum.
Tabi bir başka alan da THY’nin iştiraklerine ihaleli, ihalesiz verdiği taahhütlerin süresinin sona ermesi beklenebilir.
THY’nin beklemek ve bekletmek için bir sürü sebebi olabilir. Bu yüzden taşerondan THY bünyesindeki bir şirkete geçiş yapılacağını bekleyen kardeşlerimin sabırlı olmasında, süreci takip etmesinden yanayım.
Dediğim gibi henüz şirket kurulmadı, genel müdür ve/veya yöneticileri belli olmadı. Adres sadece KAP’a bildirilen yönetim kurulu kararı. Onun bir fazlasını bulmak imkansız. Kötü niyet aramıyorum ama 47 milyar kar ettik diyen bir şirketin bir başka şirketi kurması 2-3 saat ile 2-3 günü almalı.
Büyük umutlarla bekleyen taşeron çalışanlarının hayalleri bir kez daha suya düşmesine neden olunmamalı.
THY yönetimi bu konudaki çalışmasına bir takvim oluşturmalı ve hangi taşeron firmalarındaki kardeşlerimiz THY’nin yelpazesi geniş şirketinde istihdam edilecek bunu da deklere etmeli.
Yaz geliyor, hazırlıklar tam gaz…
Türkiye bir yandan seçime hazırlanırken turizm şirketleri de diğer yandan turizm çalışmalarına başladı. Havayolu şirketleri kadrolarını sağlamlaştırırken birçok şirket kaptan arayışında. Mavi Gök, SouthWind, Corendon gibi şirketler kadrolarını sağlamlaştırma yolunda önemli adımlar atıyor.
Yeni oyuncuların bu sezon tam teşekküllü devreye girmesinin ardından, İzmir merkezli Air Anka’nın da büyük gövdeli uçaklarla sezona hazırlanması ülkemize getirilecek her kuruş dövizin ne kadar önemli olduğu bilinciyle heyecan yaratıyor.
Burada önemli görev Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’ne düşüyor. Sektörün önünü olabildiğince açmalı. İç rekabeti değil dış rekabeti teşvik edici girişimlere önderlik etmeli.
Bu arada özellikle Atatürk Havalimanı merkezli MRO şirketleri bir kez daha gözden geçirilmeli. İstanbul Havalimanı’na fokuslanan dikkatler Atatürk Havalimanı’ndan uzaklaşmamalı. Tüm kural ve kaidelerle yönetmelikleri alt üst eden bir çok görüntü var elimizde.
Önceki dönemlerde bu gibi görüntülerde form4 iptaline giden süreçleri çok iyi biliyoruz.
O dönemlerde form4’ü iptal edilmiş bir kişi şimdi bir başka şirketin yönetim kurulu başkanlığını üstlendi. Bilmiyorum ama orada nasıl bir yol izleyecek hep beraber göreceğiz.
Havacılık 2023 yılında güzel geçsin temennisi ile gelecek yıllara sağlıklı bir havacılık temeli ile gitmemizi umut ederek iyi uçuşlar diliyorum.
Yorumlar Tüm Yorumlar (80)