04 Ağustos 2025, Pazartesi
Serdar BAŞAĞAOĞLU
Serdar BAŞAĞAOĞLU [email protected]

Sanatla Başlayan Eğitim, Cehaletle Kuruyan Ormanlar

Hafta sonu... Yaptırımların tam ortasında...
Rusya’nın güzel şehri St. Petersburg’dayım.

Rusya’nın gözbebeği.
Yaptırımlar altında ezilen, Visa’sız, Mastercard’sız, McDonald’s’sız bir şehir.

Düşünün, en bilindik markalar bile kaçmış korkudan…

Ama kimsenin umurunda bile değil.
Ne panik var, ne isyan, ne de “ekonomi şahlanıyor” yalanı.
Hayat devam ediyor.

Filler tepişiyor, çimenler eğilmiyor bile.
Çünkü orada kimse çimen olmayı kabul etmiyor.

Peki başka yerde ne oluyor?
Yönetenlerin hırsı, halkın sırtında.
Ekonomi çöker, faturayı halk öder.
Yaptırım gelir, halk aç kalır.
Enflasyon olur, halk ekmeği bölüşür.

Kasada para kalmaz vergi üstüne vergi yüklenir.
Bilin bakalım neresi?

Ama kardeşim... Olmuyor ki… Şu hayata bir kez geliyoruz.
Liyakat.
Bak tekrar ediyorum:
LİYAKAT.
Yani işin ehli mi? Değilse geç kardeşim sıraya.

Bakın şimdi size anlatayım.
St. Petersburg sokaklarında dolaşırken...
Küçücük çocuklar yerde resim yapıyor.
Boyaları var, defterleri var, bir de hayalleri...
Yanlarına gittim.
Dayanamadım sordum hocalarına:
“Bu çocuklar neden burada?”
Hoca döndü, baktı...
“Eğitim sanatla başlar,” dedi.
Teşekkür ettim, yoluma devam ettim.

Bizde sanata dair ne var kardeşim?

Kaç tane yeni sanatçı sayabiliriz?

Kaç yeni beste var?

Kaç kaç kaç?

Eğitim dedik ya...
Şimdi geçelim eğitimsizliğe.

Türkiye yanıyor.
Yangınlar, kuraklık, çölleşme...
Gören yok.

Utanmadan “Yanan yerlere yenisini dikeriz,” diyorlar.
Sana sorarım cahil kardeşim:
İnsanı da mı dikeceksin?
Orada yanan kaplumbağayı da mı sulayacaksın?
O ağacın kaç yılda yetiştiğini bilmeden konuşuyorsun.
Ama işte liyakatsizlik bu.
Sıfır Liyakat...
Sıfır İstifa...

Bakın size varlığı ile onur duyduğum, kendisini insani ve mesleki olarak örnek aldığım Duayen Gazeteci Yılmaz Özdil'in Youtube kanalında yayınladığı "Sıfır Liyakat Sıfır İstifa" başlıklı videosundan bahsedeyim.

Yılmaz Özdil bize öyle birini bize hatırlattı ki... Zeydan Öncü.

A380'in proje mühendislerinden.
A400M Projesinin yöneticisi.
Airbus’ın eğitmen mühendisi.
Global Aviation Service’in sahibi.

Havacılık sektörüne katkıları çok. Ama bakın bir de ne yaptı?

A400M'lere özel bir yangın söndürme sistemi geliştirdi.
8 saniyede 20 bin litre su atıyor.
Gece’de kullanılabiliyor bu uçak.

Neden Zeydan Öncü’nün bu geliştirdiği sistemleri A400 M uçaklarımıza entegre etmiyoruz?

Neden?

Sonra çıkın açıklama yapın gece olduğu için havadan müdahale edemiyoruz diye…

Lütfen açın izleyin Yılmaz Özdil’in yayınını.

Devam edelim...

***

Bir isim daha var...
Adı altın harflerle yazıldı havacılık tarihine.
Güliz Öztürk.

Türk Hava Yolları’nda başladı.
Pegasus’un CEO’su oldu.

Kadıköy Anadolu Lisesi.
Boğaziçi Psikoloji.
Columbia’da liderlik eğitimi.

Örnek kadın lider.

Fazlası var.
WiSN’in eş başkanı.
Kadınların iş hayatında yükselmesi için mücadele ediyor.

Uçaklar onun ellerinde güzelleşiyor.
Yolcuların hayatı onun vizyonuyla kolaylaşıyor.

Ama en önemlisi şu:
Burnu Kaf Dağı’nda değil.
Alçakgönüllü, zarif, çözüm odaklı.
Ve tam 20 yıldır Pegasus’ta.
Tebrikler Güliz Hanım…

Daha nice güzel yıllarınız olsun…

***

Velhasıl...
Eğitimle yoğrulmuş bir hayatla,
Eğitim görmemiş bir zihniyetin farkı...
Ortada.

Sayın yöneticiler...
O koltuklar...
Size ömür boyu verilmedi.
Ama siz hâlâ yapışmışsınız.
Oturun oturun...
Belki koltuk çürür de kalkarsınız.

Biz bekliyoruz.
Ağaçlarımız yanmadan.
Çocuklarımız susmadan.
Ülke çökmeden.
Birileri aklını başına alır diye.

Bekliyoruz.

Sessiz bir çığlık adeta…

Hepinize güzel bir hafta dilerim. Seviyle kalın…

Serdar BAŞAĞAOĞLU

[email protected]

Sanatla Başlayan Eğitim, Cehaletle Kuruyan Ormanlar

Yorumlar

Bu haber için henüz yorum gönderilmedi.

Yorum Gönder

Kalan karakter 1000