Antik çağların ilk buluşlarından biri olan mum, ilk olarak donyağından yapılırken daha sonraki dönemde parafin ve benzeri maddelerden elde edilmeye başlanmış.
Türk sivil havacılığı gün geçtikte yolcu trafiğinde büyümeye devam ediyor. Havayolu şirketlerimiz filolarını güçlendiriyor ve yeni hatlar açıyor. Bununla birlikte yeni açılan İGA ne hikmetse yolcuyu yoruyor.
1700’lü yılların sonunda yaşanan Fransız devrimi ile mutlak monarşi yerine cumhuriyet ilan edilmişti. Bu durum diğer ülkelere de örnek olmuştu. Gel gelelim Fransızlar dur durak bilmeden, yeni büyük adımlar atmaya devam ediyor.
Havacılık, pandemiden en fazla etkilenen sektör desek sanırım yanlış olmaz. Diğer ülkelerde hala 2019 rakamlarına ulaşılmamış olsa da Türkiye, konumu ve iş gücü avantajıyla çoktan artıya geçti.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü, geçtiğimiz hafta aramızdan ayrılışının 84. Yıl dönümünde bir kez daha saygı, özlem ve minnetle andık. Andık anmasına da nasıl andık!!!
Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat’tan beklenen açıklama geldi. Bolat, Türk Hava Yolları’nın 18 Milyar dolarlık gelirin 14 Milyar dolarlık kısmını hizmet ihracatı olarak ülkemize kazandırdıklarını ve 5 milyar doların da cari artı olarak ülkemizde kaldığını belirtti.
Pandeminin hemen başından itibaren sarsılan havacılık sektörü toparlanırken, milli bayrak taşıyıcı havayolu şirketimiz en karlı çıkan havayollarından biri oldu.
Fransızca “Dès Vu” sözcüğünün anlamlarından biri; görüldüğü gibi, diğeri ise içinde bulunduğunuz zamanın bir gün anı olacağının farkında olma hali diyebiliriz.
Rusya Ukrayna krizi ile ortaya çıkan hava sahası yasakları sebebiyle birçok ülkenin havayolu şirketi ve dolayısıyla da pilotları etkilendi. Hatırlanacağı üzere krizin hemen başında başta Avrupalı devletler olmak üzere otuz altı ülke, hava sahasını Rusya’ya kapatmış, Rusya da buna karşı aynı hamleyi yapmıştı.
Bu yıl 13’üncüsü düzenlenen Airshow’a yerli ve yabancı bir çok şirket katılım sağladı. Yeni anlaşmaların da gerçekleştiği fuarda Türkiye’nin ilk sivil akrobasi pilotu Ali İsmet Öztürk’ün kızı Semin Öztürk Şener, akrobasi uçuşuyla izleyenleri büyüledi.
Milli bayrak taşıyıcı havayolu şirketimiz Türk Hava Yolları’nda kazanılan başarılardan dolayı yönetimin yüzü gülüyor. Ancak bu başarının mimarlarından olan çalışanların önemli bir bölümü de hala hayal kırıklığı içinde. Konu elbette pazar mesaileri ve otoyol ücretleri…
Türk Sivil Havacılığı’nda önemli bir yere sahip olan bayrak taşıyıcı havayollarımızdan Pegasus, beni şaşırtmaya devam ediyor. Uçmanın kolay yolu olarak reklam yapan şirketin daha bileti alırken yolcuları zorlaması sanıyorum sürekli dikkatlerden kaçıyor.
Her ne kadar Google aramalarında veya Wikipedia’da halen Pegasus’un CEO’su olarak Mehmet Nane gözükse de bu yılın ilk çeyreğinde bayrağı Güliz Öztürk devraldı.
200 ülkede 700 milyona yakın izleyicisi ve 30 milyara yakın etkileşimi bulunan UEFA Şampiyonlar ligine milli bayrak taşıyıcı havayolu şirketimiz Türk Hava Yolları sponsor oldu. THY, UEFA Süper Kupa, UEFA Futsal Şampiyonlar Ligi ve UEFA Gençler Ligi Finalleri’nde de resmi sponsor unvanıyla yer alacak.
Prim ödemelerinin planlamasının tamamlandığını geçen hafta köşemde sizlerle paylaşmıştım. Geçtiğimiz günlerde de Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı Prof.Dr. Ahmet BOLAT, taşeronlarla başlayan sürecin önümüzdeki ay TGS ve DOCO ile devam edeceğini ve ardından da THY Teknik ve THY’na ödemelerin gerçekleştirileceğini açıkladı.
Geçtiğimiz haftayı çok yoğun bir şekilde geçirdik. Sizlerden gelen isteklerle birlikte THY’deki prim konusunu, yetkili sendikanın çıkışını, toplu istifa iddialarını, pilot yorgunluğunu, Onur Air’i, TGS çalışanlarının Antalya maceralarına kadar birçok konuya kısa kısa değinmek istiyorum.
Latince “Visio” sözcüğünden alıntı olan Fransızca “Vision”, Türkçemize “vizyon” şeklinde girmiş. Türk Dil Kurumu’na göre “Görünüm, ülkü, sağgörü, gösterim” gibi anlamları olsa da son zamanlarda en çok “İleri Görüş” anlamıyla karşımıza çıkıyor.
Tıbbın en önemli kurallarından biri olan ve Latincesi Primum non nocere olan bu sözün anlamı ÖNCE ZARAR VERME’dir. Bu sözü benimseyerek yaşamımın her alanında uygulamaya çalışıyor, yazılarımla da kişi ya da kurum ve kuruluşlara zarar vermemeye özen gösteriyorum.
ICAO standartlarınca SHGM tarafından yetkilendirilen AMC (Aero Medical Center)’lar hakkında uzun bir süredir şikayetler sürüyor. İlk işe girişle başlayan periyodik muayeneler aslında ICAO standartlarına göre icra edilmesine karşın bazen olur olmadık işlerle de karşılaşılabiliniyor.
Geçtiğimiz hafta içinde gerçekleştirdiğim bir uçuşta milli bayrak taşıyıcı havayolumuz Türk Hava Yolları’nda çeşitliliğin azaldığını farkettim. İç hat uçuşlarında sadeleşmeye gidilerek sıcak sandviçin yanında yalnızca çay, kahve ve portakal suyu ikram edilmeye başlanmış. Sebebini biraz kurcaladığımda artan yolcu sayına karşın ikramların yetiştirilememesi gösterildi.
Havacılık sektörü yakıt krizi, pandemi, savaş derken yeni bir çıkmaza girdi. Pandemi sebebiyle işten çıkartılan personelin yerine personel bulmakta zorlanan Almanya ise gözünü Türkiye’ye dikti.
İstanbul Havalimanı açıldı açılalı bir türlü ulaşım ve otopark problemi sona erdirilemedi. Üzerine yüksek fiyatlarıyla da gündemden eksik olmadı. Son günlerin en çok konuşulan olayı ise suyun 31TL, gazlı içeceklerin 63, pizzanın 530 TL’ye satılması oldu.
Türk edebiyatı tarihine farklı bir tarzla giren şair Can Yücel’in “Yeşilmişik” şiirini Derya Köroğlu’nun yorumuyla dinlerken ister istemez aklıma pasaport konusu geldi. İçindeymişik, yeşilmişik… Ama işin içinde olanlar hala bordoymuşuk diyor…
Haftalardır NATO’nun eskisi gibi olmadığını her an dengelerin değişerek birliğin bozulabileceğine dikkat çekmeye gayret ettim. Ancak son haftada yaşananlar karşısında hayretler içerisinde kalarak “Bu ne cüret” dedirttiler. Neden mi?