THY'DE GREV OLUR MU?

Görüşmeleri devam eden  24. Dönem Toplu İş Sözleşmesinde 26. Şubat 2013  tarihinde resmi arabulucu Prof. Dr. Sayın Gülsevil  Alpagut taraflarla yaptığı ilk görüşmede resmi  uyuşmazlık zaptı tutmuştur.  Arabulucu olarak hep profesör atanmasını çok doğru bulmuyorum, sektörü bilen iki tarafın da kabul edebileceği  Cem KOZLU gibi isimler niçin davet edilmez ? sanıyorum bu süreci prosedürün parçası görüyorlar ve ciddiye almıyorlar. ( arabulucunun arayı bulduğu  bir örnek var mı acaba ? )

Mevzuata göre resmi uyuşmazlık raporunun  sendikaya tebliği  sonrası  60 gün içinde grev kararı alınması gerekiyor devamında   pozitif bir gelişme olmazsa  6 gün önceden işverene tebliğ edilerek fiilen  greve başlanabiliyor.

                                                                                              **

Peki taraflar hangi konularda anlaşamıyorlar ? Hava-İş sendikası basın bültenine göre temel uyuşmazlık konusu  2 adet   ;

-THY A.O 24. Dönem toplu iş sözleşmesinde işverenin sendikanın üyelerinin talepleri olan yeni düzenlediği tekliflerini hiçbir şekilde tartışmaya yanaşmaması,
-Yine bir önceki toplu iş sözleşmesinde tam da grev kararı aşamasında THY Yönetiminin bazı AKP milletvekillerine yasa teklifi verdirerek getirdikleri grev yasağı sonucu, bu grev yasağına demokratik hakla karşı çıkan 305 üyemizi işten çıkarması ve işten çıkarılan bu üyelerimizin bilirkişi raporları ve mahkeme kararları ile kesinleşen işe iade kararlarının uygulanmaması .

Basın bültenine göre sendikanın diğer talepleri ;
-çalışanların özlük haklarını ilgilendiren prosedürlerin sendikanın onayı alınarak yayınlanması.
-part time personelin toplu iş sözleşmesi kapsamına alınması.
- kıdem kayıplarının giderilmesi. ( part –time  ve belirli süreli personel için)

Yukarda yer alan talepler için greve gitmeyi personel kabul eder mi ?

Bu talepler için gidilecek bir grevi sendika savunabilir mi ?

İşveren  sendikanın  bu taleplerini makul bir şekilde karşılamayıp grevi göze alır mı ?

Lütfen taleplere bir daha bakın , soruların cevabını düşünün.

Talepler içinde en önemlisi ve tarafları en çok zorlayacak olan işten çıkarılan 305 personelin durumu

olarak gözüküyor. Burada her iki taraf içinde zor bir karar söz konusu. İşveren geri adım atmak

istemiyor  bunu yönetim zafiyeti olarak görüyor sendika ise adamlarını harcatmış olmayı göze

alamıyor. Aslında işveren tarafının “ hukukun kararına uyma “ sözü çözüm olabilir.

Bu şekilde işe iade kararı alanların istihdamı ile sorun çözülür.Sendika ,işveren’den bu şekilde bir geri atım atmasını  istiyorsa THY’nin  elini güçlendirecek  ve bu geri adımı savunabileceği bir yol bulması gerekiyor. Mesela istihdam garantisi karşılığında özür olabilir mi ?

 Bunun dışındaki maddelere baktığınız  zaman grev nedeni olabilecek  içerikte bir uyuşmazlık yok.   305  personel konusu  çözülürse  grev olmaz. Peki çözülür mü  derseniz bence çözülür çünkü aksi  ne  personelin,ne işverenin  ne de sendikanın işine gelmez.

Sadece tarafları değil tüm ülkemizi etkileyecek bu sürecin aklı selim ile sürdürülmesi ve mutabakat ile bitmesini diliyorum.

                                                                                              **

Geçen haftanın önemli açıklamalarından biri THY’den geldi.KAP’a ( kamu aydınlatma platformu )  gönderilen açıklamada,  MNG tekniğin hisselerinin devir alınacağı belirtiliyordu.Tabii hangi THY sorusunun cevabını bilmiyoruz, THY A.O mı ? THY Teknik A.Ş mi ? Habom mu ? yoksa yeni bir şirket kurup bu şirket mi devir alacak ? Hangi iştirak’in satın alacağı pratikte farklı sonuçlar doğurur.

Devir için rekabet kurumu onayı beklendiği yazılsa da bu onayın geleceğine hiç şüphem yok. THY kendi uçaklarının bakım ihtiyacını esas neden olarak gösterdiği  için rekabete aykırılık olmaz.

Konunun hem uçak bakım yetkileri hem de sendikası olmayan bir şirkete sahip olma tarafları var bu nedenle  önümüzdeki  günler hareketli olacak gibi.

                                                                                              **

3.havalimanı ihale tarihi yaklaşırken  hükümet tarafından hazine garantisi olabileceği gündeme  getirildi, burada esas maksadın  daha önce yaşanan ihale iptalleri nedeniyle tedirgin olan  yabancı yatırımcıyı rahatlatmak  böylece rekabetçi bir ortam sağlamak olduğunu düşünüyorum.(Bununla birlikte yabancı firmalara stratejik nedenlerle çok sıcak bakılmadığı görüşü de dillendiriliyor)

Firmalar açısından bakarsanız çok haklı bir çekince çünkü taslak bir fizibiliteye göre  sadece hafriyat      ( 1 milyar metreküp)  için 10 milyar usd  bütçe gerektiği söyleniyor  bunun üstüne 4 milyar usd metro için derken rakamlar çok yükseliyor. 3. Havalimanı bölgesini  başbakanın havadan incelemesi sonucu  yılların sorunu olan  AHL askeri bölgesi  ile teneke mahallesi sorunun bir ay içinde çözülmesinin nedeni  3.havalimanının düşünülenden öte maliyeti  nedeniyle yaşanacak gecikmeler mi   acaba ?

Saygılarımla.

Erdal GÜLMEZ