Değerli Dostlar, Hayatımın neredeyse tamamını harcadığım havacılık sektörüm. Geçen hafta yüksek tansiyona bağlı kalp sorunu yaşadım. Öncelikle kısa bir süre tedavim dolayısıyla yazamayacağım için çok üzgünüm.
Şu anda dinleniyorum ve önümüzdeki günlerde sorunumla ilgili gerekli müdahaleler yapılacak.
Hasta olduğum duyulur duyulmaz hastaneye koşan tüm dostlarıma sonsuz teşekkürlerimi ifade etmek i
Sivil havacılığımız alev alev yanıyor. Ankara’da Türk Hava Yolları Teknik AŞ’ye ait hangarda başlayan kıvılcım başta İstanbul olmak üzere Antalya’ya da sıçradı. EASA, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün akreditasyonunu resmi olarak iptal etmese bile, EASA'nın yaptığı uygulamalardan fiili olarak bunun gerçekleştiği anlaşılmaktadır.
Ocak 2008’de büyük uğraşlar sonucunda elde edilen EASA yetkileri bugün
Baştan söyleyeyim Türk Hava Yolları, Devlet Hava Meydanları İşletmesi’ne karşı küskünlük içine girebilir. DHMİ, THY’nin elini rahatlatacak adımı bir türlü atamadı. İşler uzadıkça uzuyor. THY, DHMİ’nin yavaş davranması ve bürokratik engeller sebebiyle köşeye sıkışmış durumda.
Nisan ayında Çorlu Havaalanı, bakım ve onarım sebebiyle en iyimser bakışla üç ay kapanacak. Türk Hava Yolları’nın
Pegasus Havayolları Ali Sabancı tarafından satın alındığında 17 uçaklık bir filoya sahipti şirket. Bugün baktığımızda İzAir ile birlikte 45 uçağı var. Yüzde yüzün üzerinde bir artış var. Acaba Pegasus Havayolları birileri tarafından kollandı da mı bu kadar bir büyüme gerçekleştirdi?
Bu soruyu neden sorduğumu hasbelkader havacılığı uzaktan yakından takip edenler anlayacaktır. Son on gündür AtlasJet Havayolları aleyhinde bilin&cc
Hiç kimse memnun değil. Ne mağdurlar ne de mağdur ettiği iddia edilenler. Isparta kazasının bitmeyen spekülasyonlarına bir yenisi daha eklendi. Yeni bilirkişi raporu evlere şenlik. Kimler, nasıl olarak bu raporun içinde, görüyoruz ve göreceğiz. O 'kimler' her kim olursa olsun artık hakimin de kanaat oluşturmada zorlanacağı kesin. Umarım en hayırlı kararı verir.
Yazıya başlamadan başlığımı neden böyle attığımı hemen söyleyeyim. Çok yakından t
Bir ayrılış ve çok geçmeden bir ayrılış daha. Onur Havayolları tarihinde hiç olmadığı kadar çalkantılı bir dönem yaşanıyor. Önce Genel Müdür Şahabettin Bolukçu ve arkasından Erkan Sayın.
Bir şirkette vazgeçilmezler vardır. Ama “Hiç kimse vazgeçilmez değildir” diye de bir gerçek var. İşte yıllardır vazgeçilmeyen Şahabettin Bolukçu görevinden kim bilir hangi nedenlerle vazge&cced
Şu sendikal görüşmelerde artık eski heyecanların olmadığını düşünüyorum. Gerçi “Ah neydi o eski günler” diyecek kimse de kalmamıştır THY’de. Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinin en eski şahitleri belki beş parmağın beşini de geçecek kadar değildir THY’de. Zira hemen hepsi emekli oldular. Bu TİS görüşmelerinin en kıdemlisi de Hava-İş Başkanı Atilay Ayçin olabilir. Ayçin ise sendikal kişiliği
Malum geçen hafta İstanbul kara kışın kabusunu yaşadı. Bu kabustan bende nasibimi aldım. Sabahın erken saatlerinde, İstanbul’a yağan karın tipi şekline dönüştüğü anda sıcacık yatağımdan kalkıp Florya’da resim çekme hevesine kapılırsam soluğu hastanede alırım. Öyle de oldu ve ben üşütme sonucu hastalanırken, Atatürk Havalimanı’nda yüzlerce yolcuyu da TGS hastalandırdı.
“Olağanüstü durumlarda böyle
Ne güzel günlerdi değil mi? Geçen hafta SAGA ile ilgili haberler çıkınca şöyle bir geçmişe bakıp ne tür haberleri yayınlamışız diye AirportHaber’in arşivine göz attım. Güzel haberlerin yanında üzücü haberlere de yer vermişiz.
Şimdi şöyle kısaca bir hatırlayalım SAGA için neler yazmışız;
SAGA iki uçağını kiraladı, İflas uçaklarını SAGA aldı, SAGA yarım düzine oldu, Saga Airlines’ın
Bir süredir Türkiye’deki pilotlar arasında en önemli sohbet konusu, yabancı dil meselesi... Aslında bu mesele çok yeni sayılmaz ancak Danimarka basınında, Türkiye’deki pilotların İngilizce bilgisinin yetersiz olduğunu ve bunun da uçuş emniyeti açısından risk oluşturduğunun yazılmasından sonra herkes konuyu daha bir ciddiye almaya ve üzerinde durmaya başladı.
O yüzden özellikle Türk Hava Yolları’ndaki pilotların dur
Binali Yıldırım’ın yeniden Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı koltuğuna oturmasının ardından kendisine bağlı kuruluşlarda köklü kadro değişikliğine gideceğini düşünüyordum. Bunun işaretlerini de görmüştüm. Tüm bürokratların havuzda olduğunu bildiğimizden dolayı vakit geçirmeden birçok yöneticiyi değiştirmesi en doğal hakkı diye makul görmeliyiz.
Havacılık alanında görüş beyan ettiğimize gö
Şahabettin Bolukçu bu sektörün duayenlerinden biri. Bulunduğu mevkiinin en eskisi idi. Geçen hafta Onur Havayolları’ndan yapılan açıklama ile görevini şirketin büyük ortağı Cankut Bagana’ya devrettiğini öğrendik. Bu gidiş hayra alamet değil.
Kendisini 1996 yılında tanıdım. O zamanlar Kanal 6 televizyonuna VIP adında Türkiye’nin ilk havacılık programını yapıyordum. Halkla İlişkiler Sorumlusu Mine Tan nezaretinde Onur Ai
Tüm havacılık sektörümüze ve havacılık aşığı insanların 2012 yılı umduğundan daha iyi geçsin dileğiyle başlıyorum bu haftaki yazıma. Her gün yeni bir kaosla yaşadığımız ülkemizde havacılığımız adına kaoslar yaşanmasın ve arzu ettiğimiz yükselişi bu yıl fazlasıyla sürdürelim.
2011 yılının pek parlak geçtiğini söyleyemem. Umutların 2012 yılına devredildiğini düşünerek bu sektörün takipçisi olarak hayal et
Havacılık sektörü ne kadar çırpınırsa çırpınsın, ne kadar çok yatırım yapma gayreti içinde olura olsun eski gelenekler yerini çağdaş düşünce anlayışına bırakmadığı sürece, pratik çözüme uygun yönetici olmadığı sürece gelişme sürecimize her zaman bir pranga vurulacaktır.
Hatırlarsanız Uludağ’da yapılan Hava Taksi Çalıştayı ile ilgili bir yazı yazmıştım. Bu çalıştaya gelecek olan Siv
Orada, burada ahkam kesenleri eleştiriyorum. Ben eleştirdikçe, eleştiriyi hazmedemeyenlerin hedefi haline geliyorum. Oysa söylediklerim süreç içinde gerçekleşiyor. Yazılarımda doğrudan isim vererek, kurum adı vererek eleştirmeyi daha etik bulurum. Okurlarımın kum deryasında iğne aramasına gönlüm elvermez. "Kim için söyledi, ne demek istedi" gibi sorularla onları meşgul etmem.
İşte bu yazı da öyle bir yazı olacak. Ya
Nereden başlasak ki? Her ne kadar aile isimleri ile filosunu genişletiyor ve uçak kanatlarında verilen pozlarla popülaritenin artacağı düşünülse bile havayolu işletmeciliğinin en küçük bir ihmali götürmeyeceği bilinen bir gerçektir.
Pegasus Havayolları ve yönetimin zikzaklar çizmesi dikkatle izlenmeye başladı.
Son yakın geçiş olayından başlayalım isterseniz. Bizim elimizdeki mevcut bilgi pilotun kulenin talima
Boşuna söylememişler “Havacılıkta milyoner olmak istiyorsan milyarder girmek zorundasın” diye. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün hazırladığı son yolcu hakları yönetmeliği değişikliğinden malumatınız olmuştur. Çok ama çok zor hale geliyor havayolu işletmeciliği. DHMİ’den, SHGM’den, yakıttan, slottan düşen her taş havayolu şirketlerinin başına düşüyor.
Minumum 100 Avro maksimum 600 Avro… Bu ra
Hafta sonu Uludağ'da düzenlenen Hava Taksi Çalıştayını, havacılığımız adına sektörü, sektörün sorunlarını dinleyerek çözme adına olumlu girişim olarak değerlendiriyorum. Ama öyle rezaletler yaşandı ki "Bu mu havacılığımız" denecek şekildeydi.
Bu rezaleti dile getirmeden önce olumlu düşünceleri aktarmakta fayda görüyorum.
AirportHaber olarak Hava Taksi Çalıştayını izlemek üzere Uludağ'a git
Her şey senin başının altından çıktı. Şimdi çıkıp İzmirlilerin karşısında günah çıkartmaya kalkışma. Bugüne gelişi, Ali Sabancı ile iki gün otel odalarına kapanıp İzAir’i pazarlarken düşünecektin. Kızını 12 milyar maaşla hiç havacılıktan anlamadığı halde İzAir’in başına genel koordinatör yaparken düşünecektin. Şimdi ağlama zamanı değil. Kendin ektin kendin biçtin ey Ekrem Demirtaş. İzAir’i Ali Sabancı ka
AnadoluJet, Sabiha Gökçen operasyonundan zarar ediyor. Sebepleri say say bitmez. Yönetim maliyetinden tutun, yer hizmeti maliyetinden devam edin, hizmet veren personel sayılarını ekleyin ne demek istediğim net olarak ortaya çıkacaktır. Karşılığına Pegasus Havayolları'nı koyun, ikramından aynı işi yapan personele kadar eşleştirin zararın tablosunu daha iyi göreceksiniz.
Peki, Türk Hava Yolları'nın alt markası AnadoluJet'in dolayısıyla THY'nin bu zararını ön
Onur Havayolları gerek kurumsal yapısı ve gerekse köklü geçmişi ile havacılık sektörümüzün en önemli şirketlerinden birisi. Ancak bu köklü kuruluş geçtiğimiz haftalarda resmen çuvalladı, sosyal medyanın hışmına uğradı. Acemice idare edilen bir iletişim mekanizmasının günahını çekmek zorunda kaldı.
Aslında bu yazıyı geçtiğimiz hafta yayınlayacaktım ama İzAir konusu yazının bir hafta ertelenmesine sebep o
Daha dün gibi hatırlıyorum Pegasus Havayolları ile İzAir’in ortaklık anlaşması yaptığı günü. Airporthaber olarak davet edilmiştik bu tarihi güne şahitlik etmek üzere. Törene Sefa İnan Bey ile beraber gitmiştik.
Hatta hiç unutmam, Sabiha Gökçen Havalimanı’nda güvenlikten geçerken Ali Sabancı çok nazik bir şekilde kemerine kadar çıkartmıştı. O gün Sefa Bey ile ‘Vallahi bravo adama demiş
Türk Hava Yolları ve HAVAŞ ortaklığında kurulan Turkish Ground Services (TGS)’de büyük bir değişime gidiliyor. Değişimin adı “Heykeli yaptık şimdi sanat icra ediyoruz”.Bir değişim bir yeniden yapılanma süreci yaşanıyor. Bu değişim sürecinde çalışanlar üzerinde büyük bir panik ve korku hakim olmuş durumda. Şimdi bir bakalım bu süreç nasıl işleyecek.
TGS’de 6 binin üzerinde personel çalışıyor. 5 i
Gelişim adına değişik çalışmalar yapıldığına şahit oluyoruz havacılığımız adına. Kaş yaparken göz çıkarılmaması için iki önemli noktaya dikkat çekmek istiyorum. Bunlardan birincisi DHMİ-Sabiha Gökçen Havalimanı arasındaki sessiz sedasız yürüyen çalışma diğeri ise Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nün yapmış olduğu çalışma.
Önce DHMİ ile Sabiha Gökçen Havalimanı arasında yür&uum
Hala aklım ermiyor ve hala sessizliğe anlam veremiyorum. Sanki SHGM olup bitenleri kısacası Muhsin Yazıcıoğlu kazası ile ilgili tutuklamaları kabullenmiş veya konunun ciddyetini kavrayamamış gibi duruyor.
SHGM Son olarak Maldivler’le bir Hava Ulaştırma Anlaşması yaptığını ve AB’nin “AB ETS” uygulamasının kaldırılması için Mısır’da yayınlanan bir dekarasyonu imzaladığını açıklamıştı ama her ne hikmetse bu konuya ilişkin herhangi bir