Türk havacılık sektörü 2003'ten sonra adeta destan yazdı desek yeridir. Havalimanları, filo sayıları ve beraberindeki uçuş ekipleri başta olmak üzere personel istihdamı, uçuş okulları ve personel yetiştirme programları bunların delili...
Yaz dönemi itibarıyla rötar meselesi hız kesmeden devam ediyor. Başrolünde her ne kadar AJET olsa da süreç tüm şirketler için oldukça olumsuz bir şekilde devam ediyor.
Geçen yıl 'Rötar is loading' başlığıyla bir yazı yazmıştım. Yaz sezonu başlangıcında yazdığım yazı ile rötar sezonuna giriş yaptığımızı ve rötarın iyiden iyiye havacılık sektöründe güçlü bir giriş yaptığını ifade Geçen yıl 'Rötar is loading' başlığıyla bir yazı yazmıştım. Yaz sezonu başlangıcında yazdığım yazı ile rötar sezonuna giriş yaptığımızı ve rötarın iyiden iyiye havacılık sektörüne güçlü bir giriş yaptığını ifade etmiştim.tmiştim.
Türk Hava Yolları'nın merakla beklenen Genel Kurulu geçtiğimiz günlerde yapıldı. Genel Kurul sonrası sürpriz olarak nitelendireceğimiz hiçbir gelişme olmadı.
Türk Havacılığında enteresan gelişmeler yaşanıyor. Lokomotif Türk Hava Yolları'na yaşanan her gelişme, sektörü haliyle derinden etkiliyor. Bir işten çıkarma furyası yaşanıyor bildiğiniz üzere. Kim neden çıkarılıyor bilen yok!
Geçtiğimiz hafta yazdığım yazının hemen ardından yaşanan gelişmeler beni oldukça etkiledi. Sistemin dışına itilenler, var olanlar ya da var olacaklar...
Türk Hava Yolları üst yönetim maaşları geçtiğimiz haftanın en önemli konusu haline geldi hatırlayacaksınız. Ülkenin en tanınmış gazetecileri de bu konuyu gündemine aldı.
Enflasyonun yükselişe geçtiği dönemden beri, yani aşağı yukarı 4-5 senedir TGS başta olmak üzere Türk Hava Yolları ve iştirak şirketlerinde çalışan personeller arasında bir makas söylemi oluşmuştu.
Geçtiğimiz hafta içinde Japonya'nın Başkenti Tokyo'da yaşanan kaza herkesin malumu. Orada yaşananlar havacılık tarihindeki yerini aldı bile. Ancak asıl mesele buradan çıkarılacak dersler elbette.