TATCA Genel Başkanı Birol Bilgin, AirportHaber’e yaptığı açıklamada, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na DHMİ tarafından başvurulduğu ve teknik takiplerin başlatılması için yazışmalar yapıldığını ifade ederken, kule ve uçucu personellere bilgilendirmelerin yapıldığını da açıkladı.
Bilgin, Hava Trafik Kontrölörü’nün uçaklarla iletişiminde FM bandından iki yollu olduğunu, illegal girişimle bir uçağın hemen manevra yapmasının çok zor olduğunu da sözlerine ekledi.
Bilgin açıklamalarına şöyle devam etti “HTK uçağa bir talimat verir bu talimat bir manevra yönünde de olabilir. Talimatı alan pilot geri bildirim yapar yani siz bana şu koordinatları verdiniz şeklinde kontrolör de üçüncü kez kendisini onaylar. Bu talimatı aldıktan sonra pilot manevraya girer. Yani kontrolör bunu tescil etmeli. O yüzden "Havada Panik, Facia'dan Dönüldü" altyapısı olan söylemler bana göre fazla abartılı şeylerdir. Ama tabi manevra konusunda kurum gerekli incelemeleri yapmaya başladı. Onlar gerek duyarlarsa kamuoyu ile paylaşılacaktır. Şu aşamada gerçek bir manevra yapılıp yapılmadığı konusunu bilmiyoruz. Pilotun burada ses duyduğu söyleniyor .Yerden - yere yapılan konuşmaları duymak çok zordur. Fakat yerden - gökyüzüne yapılanlar rahatlıkla duyulabilir ve dinlenebilir. Kısaca bunun takibi de çok zordur. Teknik incelemeler yapıldıktan sonra herşeyin ortaya çıkacağını düşünüyorum”
AirportHaber.com: Normal zamanlarda uçaklara FM bandlarının da karışması mümkün bunun için alınmış bir önlem var mı?
Birol Bilgin: Bu dünyanın her yerinde var. Avrupa hava sahasında bile mümkün yani gerekli tedbirleri aldığımız takdirde radyo frekansları takip edildiği zaman o radyonun kapatılmasına kadar gidiliyor. Bu çok önemli bir konu”
AirportHaber.com: Peki bu frekanslara dışarıdan girmeyi engellemek amacıyla bir filtre kullanılıyor mu? Ya da böyle bir sistem mevcut mu?
Bilgin: Dışardan bu girişleri engellemek amacıyla bir filtre yok. DHMİ’nin şu anda kullandığı sistemler son teknoloji sistemler fakat bir filtre sistemi yok. Bu gibi olayların tekrarlanmaması amacıyla böyle bir sistem varsa DHMİ bunun da önlemini alacaktır. Yani bu teknik ve çok zor bir konu.”
AirportHaber.com: Peki yaşanan bu durumu uçağa aktaran HTK’ların İngilizce seviyeleri konusunda ne düşünüyorsunuz?
Bilgin: Bu konuda koordinemiz devam ediyor. Genel Müdürlüğümüz tarafından da bu eğitimler destekleniyor. HTK’ların İngilizce seviyelerin tespiti hala devam ediyor. Kimlerin ne seviyede olduğu açığa çıkıyor. O sonuçları değerlendirdikten sonra gerek duyulduğu süreçte eğitimlerin tekrar başlatılması yönünde koordinemiz oldu. Genel olarak seviylere baktığımız süreçte ben HTK’ların İngilizce konusunda yetersiz olduğunu düşünmüyorum. Malum konuşmada HTK arkadaşımız kendini gayet iyi ifade etmiş. Olayın ne olduğunu hemen anlamış ve uçağa yön vermeye çalışan sesin kendisinin olmadığını ifade etmiş. Bu sesten başka talimatı almaması gerektiğini söylemiş. Ben orada İngilizce konusunda bir eksik görmedim. Fakat şu olabilir çok sık yaşanan bir durum olmadığı için durumu algılama sürecinde 5 – 10 saniye geçmiş yani benim anladığım o uçağın yaptığı geribildirim talimatını kendisi vermediği için bu nedenle konuşmadaki takılma düşünme süreci olabilir. Yani bu sık yaşanan bir durum değil. Zaten görevini de en iyi şekilde icra ederek orada uçağı rotasından çıkarmadığı da duyuluyor.”
AirportHaber.com: Peki son olarak bu olayla ilgili eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Bilgin: Bu tür olası olaylarda ikili muhaberenin yanında bir de Türk Hava Sahası son sistem radarlarla yönetiliyor ve her manevra HTK tarafından takip ediliyor. Birinci iletişim aşılsa ve uçak manevraya yeltense bile anında görerek o manevrayı düzeltebilir. Bu yüzden olası müdahale ile bile uçakların rotasından sapması söz konusu olmadığını düşünmüyorum. Böyle bir şey Germanwings uçağının pilotu tarafından yapılmış olması anca o pilotun aceleciliği nedeniyle olmuş olabilir. Bu yapılacak araştırmalardan sonra ortaya çıkacaktır.
©AirportHaber.com
Yorumlar Tüm Yorumlar (11)